Bir gezginin rota seçimi (ya da bir yere gitmeyi istemek), genelde bilinçüstü ya da altına yerleşmiş bilgi/hikaye/duygu kayıtları yüzündendir.
Kore'ye dair hafıza kaydım geçmişte pek temiz olduğundan, Seul'e gitmeyi ilk ne zaman istedim, gayet hatırlıyorum; Castaway on the Moon'u izlediğimde!
Kore'ye dair hafıza kaydım geçmişte pek temiz olduğundan, Seul'e gitmeyi ilk ne zaman istedim, gayet hatırlıyorum; Castaway on the Moon'u izlediğimde!
Daha önce de bahsetmiştim filmin konusundan; hayatta dibe vurmuş, borçları yüzünden feci daralmış kahramanımız Kim, Seul'ün ortasından geçen Han Nehri üzerindeki köprülerden birinden intihar etmek amacıyla atlar. 63. Bina ve Ulusal Meclis Binası'nın karşısındaki bir adada gözünü açar.
Film boyunca Kim'in önce adadan kurtulmak, sonra adada yaşamak için verdiği mücadeleye hem güler, hem hisleniriz. O ada artık sadece Kim'in Adası değil, bizim de adamız olmuştur!
Film boyunca Kim'in önce adadan kurtulmak, sonra adada yaşamak için verdiği mücadeleye hem güler, hem hisleniriz. O ada artık sadece Kim'in Adası değil, bizim de adamız olmuştur!
Han Nehri ve 63. Bina daha sonra karşıma pek çok film ve dizide yeniden çıktı. Bunlar arasında 63. Bina'ya bana göre en çok ruh katanı, My Girl isimli k-drama idi (Empire State Building denince gözümüzün önüne Sleepless in Seattle filminin gelişi gibi). Dizideki esas kızımız 'yalancı' Yoo Rin'in ağzından 63. Bina'ya dair dökülen inciler:
"Söylentiye göre Güney Kore saldırıya uğrarsa, Namsan Seoul Kulesi'nin tepesinden bir lazer Bipp diye yayılacak; önce 63. Bina'ya, sonra da Meclisi Binası'na çarpacak. Meclis Binası'nın tepesi açılıp Ma Jing Ga ortaya çıkacak"... "63. Bina'nın asansörü yere 1 dakika 40 sn'de ulaşır. Bu sürede nefesini tutabilirsen dileğin gerçekleşir"... "63. Bina'yı seviyorum, çünkü çok yüksek. Yüksekte üzüntülerinden kurtulursun. Üzüldüğünde uzaklara kaçmak istemez misin? Uzaklara gidemiyorsan da yüksek bir yere çıkabilirsin."
Seul'deki 3. veya 4. günümüzdü galiba; şehri bir de nehirden görmek için tekne turlarının başladığı Yeouido Adası'na (Kore'nin Manhattan'ı) gittik. Üzüntülerimizden kurtulmak için çıktık 63. Bina'ya. Asansöründe nefesimizi tuttuk. Sadece 20 kat dayanabilmiş olsak da nefessizliğe, üzülmedik hiç. Kore seyahati bir dileğin gerçekleşmesiydi zaten.
63'ten sonra ver elini Hangang... Nehirde tekneyle gezerken Kim'in kendine yatak yapıp uyuduğu ördek şeklindeki nehir bisikletlerini gördük. Lie To Me'de oyuncuların nehre düştüğünü hatırlayıp güldük. Teknedeki büfeciye Kim'in Adası'nı sordum. Yirmi dakika uğraştıktan sonra, internetten buldu benim için adayı amca. Bu Koreliler böyle; sor ve sonra yaslan arkana:)
2 yorum:
o meşhur 63,bina, sözde en büyük binaymış ama diziden öğrendikki daha büyüğüyaplmış :)canm doyamadım valla okumaya postlarını :)
http://laminapropria.blogspot.com/
harika resimler:)
paylaşımınıza bayıldım:)
birde profilinizi gülümseyerek okudum:)
çok hoşşş yaa:)
takipteyim bundan böyyle:)
bayılıyorum böyle gezi postlarına.
herhalde kendim gezemediğim için,bu paylaşımlardan nasiplendiriyorum gezmelere aç bünyemi:)))
bende beklerim sayfama,bir fincan enn köpüklüsünden kahve içmeye:)
sevgilerimle....
Yorum Gönder